17 Şubat 2014 Pazartesi

MAĞAZADA İADE veya DEĞİŞİM

               Sürekli başınızı ağrıtan bir durumdur(benim şahsen mağazacılığın en nefret ettiğim durumudur). insanlar sizden bir ürün alır ve bakarsın başka bir mağaza da başka bir ürün görüp bu sefer senden aldığını geri vermek istediği için sana gelir. Bir saat içinde geri gelirse müşteri eğer, iadesinde çok  itiraz etmem ama üstünden gün geçtiyse kesinlikle iade almıyorum. Hatta mağazanın kasa bölümünün müşteri tarafından görülen bir duvarına" satılan ürün iade alınmaz" diye bir yazı yazdım. Büyük mağazalarda yani markalar sorunsuz iade alıyorlar bu da küçük esnaf için kötü. Bir müşteri için kötü bir örnek teşkil ettiği için aynısını senden de bekliyor.   iyi niyetli müşterinin yanında kötü niyetliler de var ve çoğuda öyle. Kötü niyetli hangisi mesela? bir ürünü alıp giydikten sonra ya ütüleyip yada yıkayıp ütüleyip geri getirir. ya da değiştirir. birde özel bir gün için bir ürün alıp o gün için yani düğün veya sünnet gibi giyip bir kaç saat sonra onu değişime getirir ama yerine aynı ürün grubundan almaz bu sefer normal günlük giyebileceği bir ürün ile değiştirir. Giydiğini söylediğinizde yeminler sıraya dizilir ve siz idaanız dan pişman olursunuz. Ama bu sorunun önüne geçilemiyor maalesef.  

13 Şubat 2014 Perşembe

GİYİMDE REKLAM VEYA TANITIM

          Giyimde reklam yerel ve internet ortamında olması lazım yerel bazda dediğimiz olay; cadde mağazası ise arada  bir  indirim sezonlarında indirim ürünlerinin ve fiyatlarının üstünde olduğu  broşürlerin caddenin kalabalık bir yerinde halka dağıtılması. caddenin girişinde mağazanızın nerede olduğu ve ismini gösteren bir tabelanın olması avantajdır. bunun dışında arabaların geçiş yolunun üstündeki bir binanın duvarında sizin reklamnızın olması büyük bir avantajdır. internet ortamında mağazanızın adıyla bir sayfanın olması ve ürünlerinizi orada teşhir etmeniz faydalıdır ben yeni yeni yapmaya başlıyorum bunu. Bunun dışında sosyal ağları kullanabilirsiniz hatta bir site dahi açıp bu site üzerinden veya facebook hesabı üzerinden satış dahi yapabilirsiniz. Bunu çok güzel ve düzenli bir şekilde yapanlar var ve ben hala bu konu üzerinde düşünüyorum ve niye yapmıyorum diye de yeriniyorum :). http://giyimmagaza.blogspo
t.com.tr/

8 Şubat 2014 Cumartesi

MARKALARIN ÇALIŞMA SİSTEMLERİ 2

            Markaların çalışma sistemleri ile alakalı kendim yaşadığım deneyim üzerinden örnek vererek bir önceki yazımızda dile getirdik. Aslında çoğu markaların çalışma sistemleri hemen hemen aynıdır. Tabi bunun yanında bayilikten önce şart olarak teminat isteyen, sizin üzerinizde kayıtlı bir emlağın ipotekini isteyen markalar da çoktur. ben kendi alanım olan giyim ile alakalı bir markanın çocuk giyimi(Bücürük)  olan bir markanın çalışma sistemini gördüğüm için anlattım. Markanın  bir süre bayiisi olarak çalıştıktan sonra bayilikten çıktım ve sonra kendi yoluma devam ettim.Bu markanın bana faydası yeni açıldığım için kısa sürede tanınmama sebep oldu avantajım oydu. Ama bazı markalar var ki bırakırsan iş yapamazsın atıyorum bir spor ayakkabı markasının bayisi oldunuz örneğin Lescon bayisi oldunuz ve onun ürünlerini ayakkabılarını satıyorsunuz. insanlar siz marka sattığınız için size gelirler ama markayı bırakıp ismi cismi belli olmayan bir markanın ayakkabısını satarsanız kimse sizden alışveriş yapmaz en azından cironuz çok düşük olur. onun için bazı markaların bayiliği sayesinde varsınız. o zamanda markanın sayesinde varsınız bırakma şansınız yok giyimde bırakabilirsiniz ama spor mağazası işletirseniz bırakma şansınız yok ancak başka markaya geçersiniz. Tabii her marka kolay bayilik vermez. Bayilik şartları olan markalar vardır. mesela bazıları bayilik bedeli para alırlar bir sefere mahsus hemde yüksek miktarda, her markanın farklı bayilik şartı vardır ama genelde ise şartları şunlardır. mağazanın büyüklüğünün belli bir büyüklükte olmasını şart koşarlar. Ana bayiliklerde kendileri gelip ürünü yerleştirip; reyonu ve dizaynı kendileri düzenlerler. Bahsettiğim spor markaları banka teminatı isterler yoksa yukarıda anlattığım gibi daire veya başka bir emlağın ipotekini alırlar. onuda size vadeli ürün verdikleri için eğer bir yanlış yaparsanız diye karşılığında onu koz olarak tutarlar.

5 Şubat 2014 Çarşamba

MARKALARIN İBNELİKLERİ

         Biraz argo bir başlık oldu ama hak etmiyorlar da değil :) .  Varsayalım ki kornır bayii siniz marka ile anlaşıp kar marjınız, çalışma şekli, ödemeler  ile alakalı mutabakata vardınız. Geriye sezonunda mal almaya kaldı markaların hemen hepsinde ilk başladığınızda çok ilgilenip ve ilk ürün grubunu açılışa özel olması ve sizi cezbetmek için normal fiyattın yarısına verirler ne zaman ki normal sezona girdin o zaman çalışma şekillerini iyi kavramaya başlıyorsunuz. Mesela sezon başında davet ederler genelde bir kokteyl ile yeni sezonu tanıtırlar ve size davetiye gönderirler. herkes orada kendi mağazasının bütçe ve büyüklük durumuna gör sipariş geçer ve sezon başı fiyatlar tuzludur çünkü marka sizden para kazanıyordur. bir iki parti mal size satarlar buda ortalama bir mağaza için giyim olarak yaklaşık 15 20 bin lira demek  ve siz mal aldıktan sadece 20 gün sonra pat %30 indirim oldu derler buda size cazip gelecek daha önce aldığınız ürünü bu sefer %30 daha indirimli alıyorsunuz diye yükleniyorsunuz mala. Siz yükünüzü iyice aldıktan yaklaşık bir 20 gün sonra pat diye % 50 indirim oldu daha önce ilkin normal fiyata aldığınız ürünü bu sefer yarı fiyatına alabilirsiniz bu daha cazip gelecek. ve siz farkında olmadan mağazanızı olur olmaz ürünlerle tıka basa mal dolduruyorsunuz. ve son bomba sezon sonu bahanesi (daha sezon ortasındayken) depo temizleme, önceki sezon adı altında bu defa % 70 indirimle size yeni bir grup ürün daha satarlar yani zorla değil cazip geldiği için kendiniz alırsınız. çünkü örnek vermek gerekirse daha önce 10 lira aldığınız bir ürünü 3,33 liradan alacaksınız buda geçekten çok cazip. Tabii tüm bunları okurken ben sezon başında çok az mal alırım sonra şöyle böyle yaparım dediğinizi duyar gibiyim. Ama nafile ben aynısını yaptım onların uyanıklığına kendi uyanıklığımla cevap verdim yani sezon başında çok az formalite icabı mal aldım farklı gerekçeler öne sürdüm indirim olunca biraz daha tam indirim olunca yüklendim farkına varınca uyardılar       bu şekil çalışamayız dediler. devam ettim sezon başında en az bu kadar mal alman gerek dediler onu da bir şekilde atlattım gene biraz daha artırarak az mal aldım ama baktılar baş edemiyorlar kar marjımı değiştirdiler. Bende bayiliği bıraktım............

1 Şubat 2014 Cumartesi

MARKA BAYİLİĞİ

               Markaların çalışma sistemlerinden biraz bahsedelim; öncelikle marka veya şahıs firma herkesin amacı para kazanmaktır. Yani bayiliğe daha çok önem veren markalar aslında parayı bayilerinden kazanıyorlar. Bazı markalar bayiilik vermeyip kendi şubelerini kendileri açıp bayiilik vermiyorlar. Ama çoğu bayiilik veriyor bu bayiliklerin çeşitleri var. Ana bayii, korner bayii vs. vs. gibi isimler adı altında farklı çalışma sistemleri olan bayilikler vardır. Örnek vermek gerekirse ana bayilik alındığında sadece o markanın ürünlerini satabilirsiniz. başka hiç bir firmaya ait ürün bulunduramaz sınız. Kar marjı diğer bayiliklere göre biraz daha iyidir. Ama bundaki sıkıntı yanında başka ürün satamıyorsunuz; korner bayilikte öyle değil korner(kornır) bayiliğini aldığınız firmanın ürünlerini ve o firma da olmayan ürünleri başka bir firmadan bulundurabilirsiniz hatta olan ürünleri de çaktırmadan bulundurabilirsiniz çok fazla üstünde durmuyorlar. Kornır bayiliğin kar marjı ana bayilikten biraz daha düşüktür. Mesela 29,99 etiketli bir ürünü kornır bayii olsanız marka bu ürünü 17 liradan ana bayii olsanız 15 liradan size toptan satışını yapar ama o ürünü müşteri etiket fiyatına almıyor indirim istiyor yani siz muhtemelen o ürünü 25 liradan satacaksınız. Anlayacağınız kornır olsanız o üründen 8 lira  ana bayii olsanız 10 lira kazanacaksınız. Tabii ki ben burada olayı anlaşılması için basit bir dille  anlattım normalde oransal olarak telaffuz ediliyor bu kar marjları(1.80,1,50) gibi.

29 Ocak 2014 Çarşamba

KURULUŞ HİKAYEMİZ 4

              Şuan 2014 yılının ocak ayının son iki günündeyiz ve 3 ay sora birleştirilmiş mağazamızın ikinci yılını dolduracağız. 2013 senesi bizim için bereketli bir yıl olarak geçti. Ancak 2014 ten o kadar umutlu değilim niye bilmiyorum. Mağazamız iki dükkandan oluştuğu için doğal olarak iki kapısı mevcut. Kışın en soğuk iki ayında bir kapıyı kapatıp tek kapı ile idare ediyoruz. Yaptığımız ciroları her ay ve yıl sonunda detaylı olarak incelerim istisnalar dışında her yılın bir ayın cirosu bir önceki yılın aynı ayının cirosunu %10 artarak geçer. Buda her yıl % 10 büyüdüğümüzü gösterir. Eğer düzenli kayıt tutulursa gelişiminizi takip edip ona göre hareket edebilirsiniz. Bu arada iş yerimizin nakliye sorununu gidermek için 2011 yılının sonlarında opel Corsa 2006 model bir araba dahil ettik. Size küçük bir araç olarak gelebilir ama İstanbul trafiğinde gerçekten işinizi en iyi gören ve koltuklarda hesap edildiğinde çok mal alan bir araçtır. Niye araç lazım çünkü her haftanın neredeyse iki günü piyasa dan ürün alınıyordu buda 40 liradan hafta da 80 lira ediyordu nakliye araçlarının tutarı. Bir sonraki yazımda markaların çalışma sistemlerini ve bayiilik şartlarını ele alacağım.